Perşembe, Ocak 28

Kayıp Aranıyor

Eşyalarına başkaları dokundugu an sanki yeri değişir. Sanki senin düzenin gider başkasının karakteri oldugu gibi yapışır kalır. Arar, durur, söylenirsin.
İşte öyle şeyler bazen sinirlenmek,sevinmek gibi duygular. Biri geliyor akorduna dokunuyor kimyanı düzenini bozup çekip gidiyor. Ama arı soktugunda ölürmüş, onun da kendi düzeni kaybolup gidiyor büyük ihtimal.
Bir uyum bir düzen yakalamak için insanları koloniler halinde yaşarken hayal ediyorum. Bu bir nevi yakın arkadaş çevremizin genişletilmişi olsun. Yeni tanışıp da frekansımız hemen tutan insanlar oluşundan ortaya atılır pek tabii olarak.
Bu koloniler özerk olsun. Kendi doktor, öğretmen ve iş verenleri olsun.
Çok kötü, başka gurupların çalışıp elde ettiklerine göz diken guruplar ve dogal bir şekilde sadece bilim insanlarından oluşan guruplar hatta sadece çocuklardan oluşan guruplar görüyorum.
İçten içe biliyoruz ki insan oldugu yerde istikrar yoktur. Düzen asla işlemez. Kararlar hiç bir zaman sabit kalmaz. Herkes herşey değişir, ayak uydurur, gelişir. Nihayetinde kötü iyi kıskanç mütevazı kibirli gibi kavramlar geride kalır. Maddi kavramlarla ayrılan toplumlar birbirlerini hunharca sarsarken besin zinciri de hali hazırda oluşmuştur bile.
Bir kayıp düzen görüyorum. Uzay boşlugunda öyle sallanıp duruyor. Yüzler, eller, ağaçlar ve hayvanlar görüyorum. Hepsi değişiyor hepsi dönüyor ve nihayet sonuca dogru kör bir adamın tedirginliğiyle değil belki ama kesinlikle miyop bir kızın atmasyon fikirleriyle yuvarlanıyorlar.
Kayıp çorap tekleri, tel tokalar, adrese ulaşmayan mektuplar, dökülen saçlardan yapay bir orman bile görüyorum..Hatta sanırım Tanrı da orda... İşte o kadar miyopum.
Zaten mesele hipermetrop olmamak, yoksa aşkı hiç bir zaman göremez, boşlukta sallanmanın keyfine hiç bir zaman varamazdık..

2 yorum:

  1. "Zaten mesele hipermetrop olmamak, yoksa aşkı hiç bir zaman göremez, boşlukta sallanmanın keyfine hiç bir zaman varamazdık.. "

    çok başarılı tebrik ederim.

    YanıtlaSil